Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, emeklilere hak ettikleri parayı vereceklerini söyledi.
Kütahya’da düzenlenen mitingde 35 bin kişiye seslenen Erdoğan, Türkiye’nin Gezi olaylarından beri süren 15 Temmuz’da daha da keskinleşen, 2018’den itibaren iyice alenileşen, bölgesel ve küresel krizlerle daha da derinleşen sıkıntılı bir süreçten geçtiğini dile getirdi.
Hayat pahalılığıyla da mücadele edildiğini kaydeden Erdoğan, en çok etkilenen kesimlerin başında emeklilerin bulunduğunu söyledi. Erdoğan, “Her ne kadar emekli maaşlarını bizden önceki dönemlerle kıyas edilemeyecek seviyelere çıkarmış olsak da gönlümüz vatandaşlarımızın hayatlarını daha iyi şartlarda sürdürmesini istiyor” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin kimi ülkelerin sahip olduğu gibi karşılıksız elde ettiği gelir kaynaklarına sahip olmadığına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu: “Biz harcadığımız her kuruşu, devleti ve milletiyle birlikte çalışıp kazanmak mecburiyetindeyiz. Mesela yaklaşık 11 trilyon lira giderle bağladığımız 2024 bütçemizi ele alalım. Bunun 1 trilyon liradan fazlasını deprem harcamalarına ayırdık. Devletin tüm çalışanları için yaklaşık 3 trilyon lira personel gideri var. Yatırımlar için 1,6 trilyon liraya yakın bir kaynak kullanılacak. Emekli maaşları için ayrılan miktar yaklaşık 3 trilyon liraya yakın, eğitim için 1,6 trilyon lira, sağlık için 1,6 trilyon lira, sosyal yardımlar için 500 milyar lira, mahalli idareler için 860 milyar lira tahsis edildi. Diğer kalemleri söylemiyorum bile. En düşüğü 10 bin lira olan emekli maaşı ömrünü kendisinin ve ailesinin geçimi için harcamış vatandaşlarımız için yeterli mi? Elbette değil. Peki emekli maaşlarını arzu ettiğimiz düzeye nasıl yükselteceğiz? Devlet ve millet olarak daha fazla çalışacak, daha çok gelir elde edecek, ortaya çıkan kazançtan da emeklilerimize hak ettikleri parayı vereceğiz.”
“Şimdi birileri çıkıyor, ‘Emekli maaşlarına 7 bin lira, 10 bin lira seyyanen ekleyelim’ diyerek kendi akıllarınca emeklilerimizi tahrik ediyor. Emekli maaşlarına 7 bin lira eklemek demek bütçeden yaklaşık 1,4 trilyon liralık, 10 bin lira eklemek demek 1,9 trilyon liralık bir kaynağı buraya aktarmak demektir. Sadece 7 bin lira veya 10 bin lira olarak ifade edilen ek artışın maliyetini anlatıyorum.”
“Yani 2024 boyunca ülkemizde tek çivi çakmasak tüm yatırım bütçesini buraya aktarsak bile bu gideri karşılamaya yetmiyor. Deprem harcamalarının tamamını bu iş için kullansak yine yeterli gelmiyor. Eğitime, sağlığa, tek kuruş harcamadan her birinin tüm bütçesini buraya aktarsak ucu ucuna ya kurtarıyor ya kurtarmıyor. Askeriyle, polisiyle, eğitimcisiyle, sağlıkçısıyla tüm memuru ve işçisiyle devletin çalışanlarının yarısından fazlasına maaşlarını vermesek o zaman belki bu ilave gideri karşılayabiliriz. Burada konuştuğumuz emeklilerimizin mevcut maaşlarının maliyeti değil yapılması istenen ilave artışların tutarıdır.”
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Kapanmayan Yara, 27. Yılında 28 Şubat Mağdurların Sorunları ve Çözüm Önerileri Çalıştayı” sonrasında hazırlanan raporu ve raporda yer alan önerileri paylaştı. 28 Şubat mağduriyetlerinin giderilmesi için komisyon önerisinde bulunan Yalçın, “Bu komisyon; mağdurlar, mağduriyetler ve hak iddiaları yönünden herhangi bir ön şart aranmaksızın, mağdurların ve mağduriyetlerin tespiti ile hakların iadesi, tazmini ve telafisi konularında gerek tespit gerekse icrai nitelikte bağlayıcı karar alabilmelidir. Komisyon, doğrudan Cumhurbaşkanlığı’na bağlı olarak kurulmalı ve objektif, adil, hakkaniyete uygun, hukuki denetime elverişli kararlar alabilmesine imkan tanıyacak şekilde, tarafsız ve bağımsız bir kuruluş olarak teşekkül ettirilmelidir” dedi.
NG Kütahya Seramik 100. Yıl Fabrikaları Açılış Töreni’nde de konuşan Erdoğan şunları söyledi: “Hep söylediğimiz gibi Türkiye, yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyümek mecburiyetindedir. Sadece kağıt üzerinde ekonomik görünümü iyileştirmek adına yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyümeden asla taviz veremeyiz. Makro dengelerle ilgili sorunlarımızı sanayide, teknolojide, ticarette, tarımda, turizmde ve diğer alanlarda büyümeyi sürdürerek çözeceğiz. Dünyanın en gelişmiş, en zengin ülkelerine baktığımızda onların da istihdam ve üretim merkezli bir ekonomik işleyişi hayata geçirmeye çalıştıklarına şahit oluyoruz. Bir dönem terk ettikleri üretim, bugün gelişmiş ülkelerin en kritik yumuşak karnı haline gelmiştir. Türkiye böyle bir duruma asla düşürmeyeceğiz.”
Ukrayna-Güney Doğu Avrupa Zirvesi’ne video mesaj gönderen Erdoğan, “Ukrayna’nın süratle toparlanması ve yeniden inşasına katkı sağlamaya da hazırız” dedi. Barış girişimlerinin başarıya ulaşmasında her iki tarafın da bir araya getirilmesinin şart olduğuna inancını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti: “Gayretlerimizle tesis edilen ve uygulandığı dönemde kritik rol oynayan Karadeniz Girişimi de gündemimizdeki yerini koruyor. Bu kapsamda Birleşmiş Milletler (BM) ile iş birliği halinde Karadeniz’de güvenlik taahhütlerini içerecek yeni bir düzenleme için temaslarımızı sürdürüyoruz. Öte yandan barışın inşası için daha önce İstanbul’da kurmuş olduğumuz müzakere masasını yeniden tesis etmeye de hazırız.”